SDÜ’de “Gastronomi Turizmi Paneli” gerçekleştirildi

GÜNDEM 30.05.2022 - 10:21, Güncelleme: 21.09.2022 - 11:07 1468+ kez okundu.
 

SDÜ’de “Gastronomi Turizmi Paneli” gerçekleştirildi

SDÜ’de “Gastronomi Turizmi Paneli” gerçekleştirildi
Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Turizm İşletmeciliği bölümü tarafından 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası kapsamında “Gastronomi Turizmi Paneli” düzenlendi. İİBF Turizm İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şirvan Şen Demir moderatörlüğünde İİBF B Salonunda gerçekleştirilen panelde, SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdullah Bakır, İİBF Turizm İşletmeciliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özgür Davras, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Isparta Meslek Yüksekokulu Dr. Öğr. Üyesi Gürkan Kalkan ile Titanic Deluxe Golf Belek Asist. Sous Chef Hakkı Özsoy, Türk mutfağı hakkında bilgi verdi. Panelin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün destekleriyle Üniversitemiz ve ISUBÜ işbirliğiyle düzenlendiğini belirten Prof. Dr. Şirvan Şen Demir, turizmin her bilim dalıyla bağlantısı bulunduğunu ve gastronominin turizm için önemli olduğunu söyledi.  “Türk Kültüründe Yemek” konulu sunumuyla öğrencilerle buluşan Doç. Dr. Abdullah Bakır, tarihsel süreç içerisinde yemeklerin önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayarak “İnsanlık, tarih boyunca yemeğe önem vermiştir. Göçlerde de savaşlarda da en temel kavram yemektir. Bilim bir tek şeyi icat edemez o da yemektir. Yemeğin sunisini yapamayacaktır. Anadolu’ya göç öncesi Türkler at ve koyun sürülerine sahiptiler. Dolayısıyla onların gıdaları koyun ve at etiyle yapılan yemekler, tahıl unu ile yoğrulmuş yağlı hamur işleri, süt ve sütten yapılan yiyecekler, içecekleri kısrak sütünden yaptıkları kımızdan meydana gelmekteydi. Türkler Selçuklu Döneminde Anadolu’ya gelmeleri ile birlikte geleneksel yemek kültürlerini geliştirerek Türk mutfağı daha gelişmiş bir boyuta ulaşmıştır.” dedi. Eskilerde yemeklerin bütün aileyi buluşturan bir gelenek olduğunu vurgulayan Bakır, Uluborlu böreği, düğün yemekleri, bağ kültürü yemekleri, banak kültürü, gezek kültürü, üzüm köhtüsü, ayva aşı, kış ekmeği gibi yöremize ait yemekler hakkında bilgi verdi.  “Isparta’nın Yöresel Yiyecekleri” konulu sunumunu gerçekleştiren Doç. Dr. Özgür Davras da “Dünya Turizm İstatistikleri” ile “Türkiye Turizm İstatistikleri”ni aktararak ülkemizde turist sayılarında artış yaşandığını söyledi. Gastronominin turizmde önemli bir yeri olduğunu belirten Doç. Dr. Davras, TURSAB Gastronomi Raporuna göre dünya seyahatçilerinin yüzde 88.2’sinin destinasyon seçerken yiyecek olanaklarını önemli bulduğunu ve Türkiye’ye gelen turistlerin yaptığı harcamaların yüzde 20’sinin yeme-içme olduğunu aktardı. Fiyat, ulaşım, doğal güzellik, hijyen, güvenlik gibi faktörlerin destinasyon tercihlerinde etkili olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Davras, gastronominin de son zamanlarda bu tercihi önemli ölçüde etkilediğini ifade etti.  “Isparta’nın Unutulan Yöresel Lezzetlerinin Gastronomi Turizmine Kazandırılması Projesi” hakkında da bilgiler veren Doç. Dr. Özgür Davras, ilk aşama olarak ilçe ve merkezlerdeki yöresel yemeklerin tespit edildiğini daha sonra da orijinal tarifleri üzerinden yemeklerin yeniden yorumlanarak kayıt altına alındığını dile getirdi. “Kerevit keşkek”, “samsa”, “nohut kapama”, “hürmeli pilav”, “gül dalında Isparta şiş”, “kar gülü” gibi şehre özgü yemeklerden bahseden Doç. Dr. Davras, “Kabune Pilavı”, “Uluborlu Banağı”, “Senirkent Banağı”, “Uluborlu Kirazı”, Senirkent Üzüm Pekmezi”, “Senirkent Dimrit Üzümü”, “Senirkent Samsası”, “Yalvaç Hamursuzu”, “Isparta gülsuyu”, “gülyağı” ve “Isparta gülü”nün coğrafi işaret almış ürünler olduğunu söyledi. Türk mutfağının dünya mutfağındaki yerini anlatan Dr. Öğr. Üyesi Gürkan Kalkan da “Tarihsel süreçte yazınsal kayıtlara geçmiş olsaydı bugün Türk mutfağında dünya mutfağının yerini konuşuyor olurduk.” dedi. Anadolu’yu anlatmak açısından İstanbul’un önemli bir örnek olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Kalkan, İstanbul’un farklı kültürlere ev sahipliği yapmış olduğunu, bunun da mutfağa yansıdığını söyledi. Kalkan, “Osmanlı’nın 600 yıl hükmettiğini düşünürsek, 550 yıldır dünya kültür mirasını tüketiyoruz. Mesela Şarkikarağaç’ta düğün yemeğinde löp et var. Macarlar ona Macar Gulaş ismini veriyor.” diye konuştu. Kalkan, yemeklerin dünya mutfağına aktarılırken dokusunun bozulmadan kendi özünde markalaşması gerektiğini savundu. MasterChef olarak Türk mutfağına giriş yapılabileceği algısının yanlış olduğunun altını çizen Hakkı Özsoy ise, işin asıl başlangıcının soğan-patates doğramak olduğunu söyledi. Turistlerin mutfağımıza çok önem verdiğini belirten Özsoy, “Türk mutfağı çok kaliteli bir mutfak. Türk aşçılar dünyanın her yerinde yer alıyor.” dedi.  
SDÜ’de “Gastronomi Turizmi Paneli” gerçekleştirildi

Süleyman Demirel Üniversitesi İktisadi ve İdari Bilimler Fakültesi Turizm İşletmeciliği bölümü tarafından 21-27 Mayıs Türk Mutfağı Haftası kapsamında “Gastronomi Turizmi Paneli” düzenlendi.

İİBF Turizm İşletmeciliği Bölüm Başkanı Prof. Dr. Şirvan Şen Demir moderatörlüğünde İİBF B Salonunda gerçekleştirilen panelde, SDÜ Fen Edebiyat Fakültesi Tarih Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Abdullah Bakır, İİBF Turizm İşletmeciliği Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Özgür Davras, Isparta Uygulamalı Bilimler Üniversitesi Isparta Meslek Yüksekokulu Dr. Öğr. Üyesi Gürkan Kalkan ile Titanic Deluxe Golf Belek Asist. Sous Chef Hakkı Özsoy, Türk mutfağı hakkında bilgi verdi.

Panelin İl Kültür ve Turizm Müdürlüğünün destekleriyle Üniversitemiz ve ISUBÜ işbirliğiyle düzenlendiğini belirten Prof. Dr. Şirvan Şen Demir, turizmin her bilim dalıyla bağlantısı bulunduğunu ve gastronominin turizm için önemli olduğunu söyledi.

 “Türk Kültüründe Yemek” konulu sunumuyla öğrencilerle buluşan Doç. Dr. Abdullah Bakır, tarihsel süreç içerisinde yemeklerin önemli bir yere sahip olduğunu vurgulayarak “İnsanlık, tarih boyunca yemeğe önem vermiştir. Göçlerde de savaşlarda da en temel kavram yemektir. Bilim bir tek şeyi icat edemez o da yemektir. Yemeğin sunisini yapamayacaktır. Anadolu’ya göç öncesi Türkler at ve koyun sürülerine sahiptiler. Dolayısıyla onların gıdaları koyun ve at etiyle yapılan yemekler, tahıl unu ile yoğrulmuş yağlı hamur işleri, süt ve sütten yapılan yiyecekler, içecekleri kısrak sütünden yaptıkları kımızdan meydana gelmekteydi. Türkler Selçuklu Döneminde Anadolu’ya gelmeleri ile birlikte geleneksel yemek kültürlerini geliştirerek Türk mutfağı daha gelişmiş bir boyuta ulaşmıştır.” dedi. Eskilerde yemeklerin bütün aileyi buluşturan bir gelenek olduğunu vurgulayan Bakır, Uluborlu böreği, düğün yemekleri, bağ kültürü yemekleri, banak kültürü, gezek kültürü, üzüm köhtüsü, ayva aşı, kış ekmeği gibi yöremize ait yemekler hakkında bilgi verdi.

 “Isparta’nın Yöresel Yiyecekleri” konulu sunumunu gerçekleştiren Doç. Dr. Özgür Davras da “Dünya Turizm İstatistikleri” ile “Türkiye Turizm İstatistikleri”ni aktararak ülkemizde turist sayılarında artış yaşandığını söyledi. Gastronominin turizmde önemli bir yeri olduğunu belirten Doç. Dr. Davras, TURSAB Gastronomi Raporuna göre dünya seyahatçilerinin yüzde 88.2’sinin destinasyon seçerken yiyecek olanaklarını önemli bulduğunu ve Türkiye’ye gelen turistlerin yaptığı harcamaların yüzde 20’sinin yeme-içme olduğunu aktardı. Fiyat, ulaşım, doğal güzellik, hijyen, güvenlik gibi faktörlerin destinasyon tercihlerinde etkili olduğunu vurgulayan Doç. Dr. Davras, gastronominin de son zamanlarda bu tercihi önemli ölçüde etkilediğini ifade etti.

 “Isparta’nın Unutulan Yöresel Lezzetlerinin Gastronomi Turizmine Kazandırılması Projesi” hakkında da bilgiler veren Doç. Dr. Özgür Davras, ilk aşama olarak ilçe ve merkezlerdeki yöresel yemeklerin tespit edildiğini daha sonra da orijinal tarifleri üzerinden yemeklerin yeniden yorumlanarak kayıt altına alındığını dile getirdi. “Kerevit keşkek”, “samsa”, “nohut kapama”, “hürmeli pilav”, “gül dalında Isparta şiş”, “kar gülü” gibi şehre özgü yemeklerden bahseden Doç. Dr. Davras, “Kabune Pilavı”, “Uluborlu Banağı”, “Senirkent Banağı”, “Uluborlu Kirazı”, Senirkent Üzüm Pekmezi”, “Senirkent Dimrit Üzümü”, “Senirkent Samsası”, “Yalvaç Hamursuzu”, “Isparta gülsuyu”, “gülyağı” ve “Isparta gülü”nün coğrafi işaret almış ürünler olduğunu söyledi.

Türk mutfağının dünya mutfağındaki yerini anlatan Dr. Öğr. Üyesi Gürkan Kalkan da “Tarihsel süreçte yazınsal kayıtlara geçmiş olsaydı bugün Türk mutfağında dünya mutfağının yerini konuşuyor olurduk.” dedi. Anadolu’yu anlatmak açısından İstanbul’un önemli bir örnek olduğunu belirten Dr. Öğr. Üyesi Kalkan, İstanbul’un farklı kültürlere ev sahipliği yapmış olduğunu, bunun da mutfağa yansıdığını söyledi. Kalkan, “Osmanlı’nın 600 yıl hükmettiğini düşünürsek, 550 yıldır dünya kültür mirasını tüketiyoruz. Mesela Şarkikarağaç’ta düğün yemeğinde löp et var. Macarlar ona Macar Gulaş ismini veriyor.” diye konuştu. Kalkan, yemeklerin dünya mutfağına aktarılırken dokusunun bozulmadan kendi özünde markalaşması gerektiğini savundu.

MasterChef olarak Türk mutfağına giriş yapılabileceği algısının yanlış olduğunun altını çizen Hakkı Özsoy ise, işin asıl başlangıcının soğan-patates doğramak olduğunu söyledi. Turistlerin mutfağımıza çok önem verdiğini belirten Özsoy, “Türk mutfağı çok kaliteli bir mutfak. Türk aşçılar dünyanın her yerinde yer alıyor.” dedi.

 

Habere ifade bırak !
Habere ait etiket tanımlanmamış.
Okuyucu Yorumları (0)

Yorumunuz başarıyla alındı, inceleme ardından en kısa sürede yayına alınacaktır.

Yorum yazarak Topluluk Kuralları’nı kabul etmiş bulunuyor ve gul32.com sitesine yaptığınız yorumunuzla ilgili doğrudan veya dolaylı tüm sorumluluğu tek başınıza üstleniyorsunuz. Yazılan tüm yorumlardan site yönetimi hiçbir şekilde sorumlu tutulamaz.
Sitemizden en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerezler kullanılmaktadır, sitemizi kullanarak çerezleri kabul etmiş saylırsınız.